31 Temmuz 2011 Pazar

Muhabbetiniz bol sofranızın bereketli olması dileğiyle Hayırlı Ramazanlar!


Bugün ilk teravihler kılınıcak ve yarın da nasipse oruçlu olacağız.
Çocukluğumdan beri her ne olursa olsun Ramazan güzel bir tebessüm ve huzur veriyor.Herkes bir çocukluk üzerinden anlatır Ramazanı ve bu bir klişedir kimine göre ama varsın böyle de anlatsınlar maksat muhabbeti hissedebilmek olsun sadece!
Benim hala aklım çok ufakken yaptığım bir iftara gider aklım.Bu kadar geç vakte gelmese de ya 6 ya da 7 yaşında iken ben çok erken saatlerde değildi ramazan ve ben 1 gün oruç tuttuğumu hatırlıyorum o günde ödül olarak eski cam şişelerdeki pepsilerden bir tane bana alınmış ve elimde onunla ezanı bekliyorum orucumu onunla açacağım.Çocukluk işte,şimdi ise yaklaşık 4-5 yıldır kola içmiyorum.
Herkesin vardır böyle güzel yaşadıkları bu yaşanmışlıklarla tatlandırdığımız,uzun muhabbetlerin eşlik ettiği herkesin evinde aç bilaç değil hem gönül hem mide doyuran sofraların,muhabbetlerin olduğu ve bunun artan eksilmeyen olduğu bir Ramazan-ı Şerif dileğiyle.Ramazanınız Hayr olsun!
***
BulgurluZeytinyağlı Biber Dolması

1 kilo bulgur
1 çorba kaşığı biber salçası(dolu dolu)
1 çorba kaşığı domates salçası
Bir tutam taze veya kuru reyhan
Bir tutam kuru veya taze nane
Kimyon
Kekik
Karabiber
Kırmızı biber
3-4 sivri biber
5 orta boy soğan
1 baş sarımsak
1 su bardağı zeytinyağı
Tuz
1 su bardağı su
1 kio dolmalık biber
  • Soğanları ve sarımsağı yağda biraz pembeleştirin.Ardından  salçayı,bulgur ve baharatları ekleyip güzelce kavurun.
  • Kavrulan harca yaklaşık 2 su bardağı kaynar su koyup ocağı kapatın,tencereninde kapağını kapatıp dinlenmeye bırakın.
  • İçini çıkartıp hazırladığınız biberlere dinlenen harctan koyup pişireceğiniz tencereye dolmalara yerleştirin ve göz kararı bir su ekleyip ocağa koyun.
  • Dolmaların suyu bir iki kaynayınca altını kısıp güzelce pişene kadar ocakta bırakın.Pişip pişmediğini ve suyunu arada kontrol etmeyi de ihmal etmeyin. 
*Dolmaya eklediğiniz su en fazla 1 su bardağı olmalı,eğer suyunu çekip hala pişmediyse tekrar gene az ilave edilir.

29 Temmuz 2011 Cuma

Pembe Jeep ve Nurten Abla'nın Tuzlu Kurabiyesi

Umud etmek güzeldir hani dedik ya"umut fakirin ekmeği değil dünyanın nimeti olsa"işte bu düşünce sizin bazen kısa bazen baki gülümsemelerinizi&sevinçlerinizi de getirince gökyüzüne bir başka bakıyorsunuz alemi bir başka görüyorsunuz.
Bugünlerde ben öyle görmüyorum gökyüzünü ve geceleri uykuya dalarken izlediğim sema'nın rengini sanki gündüz de aynı görüyorum,aynı koyuluk.
Şu pembe renkli göz kırpan oyuncak araba işte böyle karanlıklar içni verilmiş güzel baki aydınlıklardan!
Felseden arkadaşlarımın "Felsefe Günleri"nde sunumları vardı bizde gittik ve Betül bizi görünce sevindi "dedim artık bir ödül verirsin geldik diye"o da "ne isterseniz dedi "bende" bir jeep" dedim:-)
Tamam ama bir 10 sene bekle iş hayatından sonra dedi:-)
Amma velakin 2-3 gün sonra elinde bir paketle geldi ve üzerine de inşallah daha büyüklerini alırsın dileğiyle bu hediyeyi verdi.
İşte alın size umut!

Yarım çay bardağı limon suyu
Yarım çay bardağı su
1 paket margarin veya 250 gr lık tereyağ(oda sıcaklığında)
1 paket kabartma tozu
1 çay bardağı sıvıyağ
Tuz
Aldığı kadar un

Üzeri için :

Yumurta sarısı
Çörekotu

Hazırlanışı:

  • Öncelikle un dışındaki malzemeleri bir karıştırma kabına alıp hepsini birbirine karıştırın.
  • Ardından azar azar ununu ekleyin.
  • Yumuşak bir hamur elde edince un eklemeyi bırakıp az yoğurun birbirine ve yağı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin.
  • Yumurta sarısını sürüp çörekotu serpin ve 170-180 derece ısıtılmış fırına verin.

26 Temmuz 2011 Salı

Patlıcanlı Makarna

 Sıcak havanın çökerttiği rehavet birde yaşadığımız gelgitlerin bileşkesi daha bir yılgınlık veriyor.Burası bir yemek blogu melankolinin anlamının hakkının verilme yeri değil ama netameli bir ruhun havası yüzünüze çökmüşse şen-şakrak bir cümle yığını kuramıyorsunuz.Dürüstçe bunları yazmak daha fazla değiştiriyor yüzünüzün halini ruhunuzun yıkıntı halini..
İnsan anlattıkça bazen yenildiğini hisseder ama rahatlamanın verdiği hafifliktir o sırada anlayamadığım.
Dünya konuştukta düzelicek iyileşicek diyorsak herkesin cümlelerini esirgemediği ve inancı,umudu eksiltmediği bir gelecek inancıyla hadi gülümseyelim!

Dün bir sürü işten sonra annemle ne yapsak diye düşünüp son karar "patlıcanlı makarna mı yapsak ?"diye sorduğumuz sorunun cevabı olarak çıktı karşımıza bu güzel lezzet.
Biliyorum içinizden"e tabi herbirine güzel lezzet diyorsun çünkü sen yapıyorsun"diyen çıkabilir haklılık payı yüksek ama gerçekten deneyip beğenmeyen çıkanlar muhakkak yazsın bilelim.Herşeyi eğrisiyle doğrusuyla bilirsek net cevablarımız olabilir.

Hiç denememiştim bundan önce patlıcanla makarnayı sadece bir kere bir dergide görmüştüm ama sadece görüntüsü aklımdaydı tarifi hiç hatırlamıyorum,kendimce denedim ve annemde çok beğendi.Deneyenlerin de beğenmesi dileğiyle.
3 orta boy soğan
3 domates
3-4 diş sarımsak
3-4 adet sivri biber
Yarım paket makarna
3 adet patlıcan(orta boy)
2 çorba kaşığı zeytinyağ
250 gr yemeklik kıyma
Pul biber
Tuz

Üzeri için:

Nane
Rendelenmiş kaşar peyniri

Hazırlanışı:
  • Tavaya önce yağı koyup ardından yemeklik (küçük küçük)doğanmış soğanları ekleyip kavurun.
  • Soğanlar biraz kavrulduktan sonra minik doğranan sivri biberleri de,sarımsağı da ekleyip kavurmaya devam edin.
  • Ardından kıymayı da ekleyip kıymayla birlikte kıymayı kavurun.
  • Kıyma kavrulurken patlıcanları alacalı şekilde soyup küçük küçük doğrayın.Doğranan patlıcanları tuzlu suya koyun ve biraz tuzlu suda bekletin.
  • Makarna suyunu da ocağa koyun kaynayan suya tuz ekledikten sonra yarım paket makarnayı da ekleyip 9-10 dakika haşlayın.
  • Kıyma kavrulduktan sonra rendelenmiş domatesi,pul biberi ekleyip ocağın altını açın ve harlı ateşte 2-3  dakika çevirin.
  • Tuzlu suda bekleyen patlıcanları 1-2  kere sudan geçirip tuzunun gitmesini sağlayın ve avucunuzda iyice suyunu sıkıp kıymalı karışıma ekleyin.
  • Patlıcanlarla beraberde harlı bir şekilde 4-5 dakika kavurun ve arından tavanın kapağını kapatıp ocağı kısın.
  • Haşlanan makarnayı süzgece alın üzerinden bir soğuk suda geçirip kenara koyun.
  • Patlıcanların pişip pişmediğini kontrol edin,fazla yumuşamasın orta yumuşaklıkta pişsin.yaklaşık 6-7 dakika yeterli olabiliyor.
  • Patlıcanlarda piştikten sonra makarnayı,tuzunu da ekleyip birbirine karışmasını sağlayın.Ağzını kapatıp kısık ateşte makarnayla da beraber 2-3 dakika ocakta tutun.
  • Altını kapadığınız makarnayı servis tabağına alıp isterseniz kaşar peyniri ve doğranmış nane ile servis edin.

25 Temmuz 2011 Pazartesi

Çevreci Omlet

Bugünlerde cümleler kısa tutulsa..
Herkes cevab peşinde koşup karşısındaki sorulara boğmasa
Umudu olanların o güzel umudlarını kırmak adına birileri kendi umutsuzluklarıyal  karşısındakini yormasa,yıkmasa.
Zaman akarken dalga sesi gibi cüretkar rahatlatan sesler fon müziği olsa parazit sesler uzak olsa
Suretler gönülden,sesler kulaklardan kazınmasa
Unutulmalı diye zorla kafamıza kazınmaya çalışılanlar unutulmasa
Beklentiler olmasa ve gönülden geçenlere ket vurulmasa
Karşımızdakinin özgürlüğü bir diğerinin mutsuzluğu olmasa
Ya da birinin mutluluğu diğerinin ebedi mutsuzluğu olmasa
Umut fakirin ekmeği değil dünyanın nimeti olsa
Ya da bütün se-sa ile noktalanan cümlelerden se-salar atılsa yaşam ne kolay ve de ne kadar mutlu olur değil mi?
Aynı Akdeniz&Ege'nin havasındaki neşe ve neşeli ruhlar gibi!
***
Pazartesi sabahı bugün yeni bir hafta başlıyor,herşeyin dün beni tadıyla bu şaşırtan omlet gibi herkesi şaşırtıp mutlu etmesi dileğiyle!Çünkü şaşırıp mutlu olunca daha bir fazla oluyor mutluluk oranı..
Biliyorum adı ilginç gelicek ama dün anneannemden dönerken ne güzel böyle bir ad çünkü bir sürü ot aldı.Yayınlanmak üzere yapılmış bir tarif değildi öyle ne varsa karıştırdım gibi birşey oldu ama tadını hiç böyle beklemiyordum hatta reyhan kötümü yapıcak derken cidden çok beğendik ki ben yumurta çok sevmem!Birde omlet tarifi de verilir mi derdim ben ama öneri mahiyetinde de veriliyormuş kendi kendime ders verdim.

Çevreci omlet :-)

  • Yumurta
  • Maydonoz
  • Dereotu
  • Reyhan
  • Nane
  • Mihaliç,abaza,beyaz peynir
  • Tuz
  • Tereyağ
Yumurtaları kırıp iyice çırpın.Reyhan,maydonoz,dereotu,naneyi yıkayıp ince ince kıyın.Ardından yumurtaya karıştırın sonrada içine 2-3 çeşit peynirden az az ekleyin(isteyen sadece beyaz veya kaşar peynir).Tavaya koyduğunzu tereyağ eriyince omleti de boşaltın ve kısıkta pişirin.Ters çevirip diğer tarafınında pişmesi sağlanınca servis tabağına alın.

19 Temmuz 2011 Salı

Sodalı&Yoğurtlu poğaça

Ne kadar uzun bir zaman olmuş?
Son 3-4 aydır yaşamımıza dair her türlü sızı,sevinç,sıkıntı açıkçası birbirine  geçmiş bütün zıtlıkları bu aciz bünyelerimizde topladık aile boyu ve bireysel olarak!
Blogumu hergün düzenli açıp hatta bazen gün içerisinde fazlasıyla açan biri olup hiç içimden ne bişey yapasım ne de yazasım gelmeyeceğimi deseydi birii nanmazdım ama oluyormuş işte.
Hayırlısı deyip işin içinden kendimi hem sıyırmak hemde bizi biz eden en yücesine sığınıp tevekkül etmekten başka bir niyetim yok.
Bugünlerde geçicek belki etkisini ömrümün sonuna kadar hissediceğim ama bundan hiç gocunmayacağım..
***
Bugünlere güzel bir tat olan geçtiğimiz pazar günü bizim yarı sosyolog yarı tarihçi ve tam gazeteci Esra hanımın güzle manzaralı balkonuna misafir idik diğer Sosyolog İsmehan ile.
Onlara giderken poğaça götürmek için mutfağa girdim sabah sabah ve uzun zamandır bu işlerden uzak kalmanın nasıl bir özlem getirdiğini gördüm.Bir önceki akşamda anneannemde Bulgur pilavı yaparken bunu daha da fazla hissedip zevk almıştım sanki ilk defa mutfağa giriyormuş gibi..

Yoğurtlu poğaça klasiktir çocukluğumuzdan beri ama ben birde soda da katsak ne olur dedim ve arkadaşlarımda annemlerde çok beğendiler.

Malzemeler:

1 şişe soda
1 su bardağı yoğurt
Yarım su bardağından biraz fazla sıvıyağ
2 kabartma tozu
2 tatlı kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz
3 yumurta (birinin sarısı ayrılıcak)
Aldığı kadar un

İç harcı:peynir,zeytin.kısaca ne isterseniz.

Hazırlanışı:

  • Un dışındaki malzemeleri elinizle karıştırın.
  • Ardından azar azar unu ekleyip sert olmayacak şekilde bir hamur elde edin.
  • Bu hamuru 15-20 dakika dinlenmeye bırakıp ardından istediğiniz iç harcı ile hazırlayıp fırın tepsisine dizin.
  • Üzerlerine yumurta sarısı sürüp 200 dereceli önceden ısıtılmış fırına verin.
*Yumurtaları 2 tane koyucaktım ama yanlışlıkla diğerini de kırmışım!Bu sebeple 3 tane oldu aslında isteyen 2 ile de yapabilir.Yalnız böyle de bir fazlalığı olmadı.

Supangle

Bu tatlıyı ne zaman yesem,yapsam annemin eski evimizin küçük mutfağında gösterdiği çaba hep aklıma gelir. Mikser,blender yok iken süzgeç...