3 Haziran 2012 Pazar

Labne ile Kakaolu Kek

Geçtiğimiz günlerden bir akşam "gün bizim güneş bizim"adlı Sezen Aksu şarkısı dolandı dilime..Baktığım fotoğrafların bazıları belki hissettirdi belki de son günlerde yaşadığımız biribirinden uzak bir o kadar yakın olay,kimbilir?
Melankolik cümleler kurarak aslında ömrümüzün ne kadar da daraldığını ve kısır bir döngüye hapsolduğunu görüyorum ama bazen istediklerimiz değil,bunların ötesinde bir işleyişin olduğunu hatırlamamız gerekiyor.
Acı,sevinç,hüzün,kahkaha,ağlayan,gülen vs vs
Herşey zıddıyla kaim iken bu dünya da zıddını bildiğimiz ikisininde tadına hemhal olmamızı sağlıyor.İyi bir hayat sürdüğümüzü hissetmemiz kötüyü görmemizi gerektiriyor ki ömrümüze "iyi"sıfatını ekleyebilelim.
İşte bu çapraşık,karmaşık günlerde koşup,yaşayıp duruyoruz.
Üniversiteye hazırlanırken girdiğim şu yolda şimdi mezuniyet günlerine ulaştığımı görmekte adını koyamadığım sevinç&hüzün karışımını getiriyor.Yüklendiğimiz bütün zıtlıklarla beraber bir ömrü öyle veya böyle tüketiyoruz.Amma velakin ummak yerine bunun için uğraşacağımız "nitelik"sıfatıyla haiz olmuş bir ömür için çalışmayı yeğlerken herkese kendilerine göre böyle bir nitelik eklemlenmesini istiyorum,dikkatinizi çekerim dilemiyorum ummuyorum!
Yaşadığımız ömrü bir marangoz ya da berber olarak geçirmekle akademisyen,işadamı olarak geçirmenin ya da "anne"olmanın alt metnini doldurarak geçirmenin arasında hiçbir fark göremiyorum."İnsan olmak"lütuf değil olması gereken,bunu kavradığımızda zaten üstte bahsettiğim meslek grublarının hangisinde olursanız olun "fayda" ölçekli bir ömrü tüketmiş olacaksınız ve bu dünya o kadar da sıkmayacak hem ruhlarınızı hem bedeninizi..Bizim elimizdemi bu derseniz evet sizin elinizde,inandığınızda başladığınız herşey sizi yarı yolda bırakmayacaktır..
***
Yakın zamanda yaşanan hadiseler hızlı düşünüp herşeyi tartar hale getirtti ve bir an olsun el etek çektirtti ama bunun meyvesini de cümlelerimle gördüm.Farkındayım burası bir yemek blogu ama yaşıyoruz değil mi her haliyle?
Günlerdir defalarca yaptığım bu kek bir sürü ayrıntılı lezzet ile uğraşamadığımız günlerde kurtarıcı oldu ki şu anda dolabta var.Rasgele yaptım,Papatya Prenses'e ait şu kurabiye tarifindeki Labne peyniri ilham oldu bu keke de labne eklemem için,aslında labneli kek yapıyordum ama o daha farklı olurdu.Teşekkürler Papatya!

Malzemeler:
  • 3 yumurta
  • 1,5 su bardağı şeker
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 çorba kaşığı dolusu labne peyniri
  • 1,5 çay bardağı sıkılmış portakal suyu
  • 1,5 çay bardağı sıvıyağ
  • 2 çorba kaşığı kakao
  • 2 su bardağı +1 çorba kaşığı un
Hazırlanışı:
  1. Yumurta ve şekeri krema kıvamına gelinceye kadar çırpın,portakal suyu,sıvıyağını ve labneyi ekleyip tekrar karıştırın.
  2. Kakaosunu koyun.Unu azar azar ekleyin ve kabartma tozunu da ekledikten sonra bir kez daha karıştırın.
  3. Yağladığınız kalıba keki döktükten sonra önceden ısıtılmış 160 dereceli fırına verin.
*Unu 2 bardak koyduktan sonra 1 çorba kaşığını eklemeden geçmeyin muhakkak ekleyin.
*Fotoğrafı daha güzel çekmek istesemde bugünlerde bir sürü yetiştirme telaşında olduğum işler arasında bu kadar ufak bir ayrıntıya dahi vakit yok..Birde çok çabuk tüketiyoruz çünkü gerçekten çok çok beğenilen bir kek oldu evdekiler ve gelen misafirler için..

Supangle

Bu tatlıyı ne zaman yesem,yapsam annemin eski evimizin küçük mutfağında gösterdiği çaba hep aklıma gelir. Mikser,blender yok iken süzgeç...